Günlük yaşantımızda hemen hemen hepimizin bir görevi var. Kimimiz iş adamı, kimimiz doktor, kimimiz banka görevlisi veya bir memur. Ortak noktamız ise hepimizin tüketici ve tüketici haklarımızın olması.
Bazen bir ürünün tüketicisi iken bazen de sunulan bir hizmetin tüketicisi durumundayız.Asıl konu da burada başlıyor.
İnternet siteleri üzerinden aldığımız ayakkabı tarif edilen gibi değil mi? Daha biraz önce aldığımız telefonun bir fonksiyonu çalışmıyor ve satın aldığımız firma bununla ilgili bir değişim yapmıyor mu? %50 indirimle aldığımız ceketimizin üzerinde gerçek fiyatı yazmıyor mu? İşte tüm bunlar hepimizin ortak sorunlarını teşkil ediyor. Tamda bu konuda “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun” bizi koruyor.
Tüketicinin hakları nelerdir? Dediğimizde bu kanun karşımıza çıkıyor. Tüketicinin korunması hakkındaki kanun ilk olarak 8 Mart 1995 tarihinde 4077 sayılı kanun olarak yürürlüğe girmiş ve 28 Aralık 2013 tarihinde 6502 sayılı kanun olarak tekrardan revize edilmiştir. Bu revize tüketicinin haklarını birçok konuda genişletmiştir.
Hangi konuda nasıl bir şikayet başvurusu yapacağınızı merak ediyorsanız SMS Şikayet : BTK Şikayet : Tüketici Hakları Şikayet yazıma bakabilirsiniz.
Tüketici Hakları Kanun Maddeleri
O zaman kısaca tüketicinin haklarından yani 6502 sayılı kanunda geçen maddelerden bahsedeyim:
# Madde 5 Fıkra 4; Yapılan bir sözleşmenin yazılı olması halinde, sözleşmede yer alan bir hükmün birden fazla anlama gelmesi halinde, bu hüküm tüketicinin lehine yorumlanır.
Yani ucu açık diye tabir ettiğimiz cümlelerden kendimizi koruyan anlamı çıkarmak konusunda özgürüz.
# Madde 6 Fıkra 1; Vitrinde, rafta, elektronik ortamda veya açıkça görülebilir herhangi bir yerde teşhir edilen malın, satılık olmadığını belirten bir ibareye yer verilmedikçe satışından kaçınılmaz.
Örneğin bir mağazanın vitrininde uygun fiyatlı bir ürün gördünüz ve almak istiyorsunuz, satılık olmadığı yönünde bir bilgi yoksa o ürünü alırsınız.
# Madde 6 Fıkra 3; Haklı bir sebep olmaksızın, bir mal veya hizmetin satışını yapan, kendisi tarafından belirlenen miktar, sayı, ebat gibi koşullara ya da başka bir mal veya hizmetin satın alınması şartına bağlayamaz.
Örneğin metre ile elektrik kablosu satan bir yere gittiğinizde size 3 metre alırsanız verebilirim diyebilme gibi bir şansı yoktur. İsterseniz 1 metre de alabilirsiniz.
# Madde 7 Fıkra 1; Sipariş edilmeyen malların gönderilmesi ya da hizmetlerin sunulması durumunda, tüketiciye karşı herhangi bir hak ileri sürülemez. Bu hallerde, tüketicinin sessiz kalması ya da mal veya hizmetin kullanılmış olması, sözleşmenin kurulmasına yönelik kabul beyanı olarak yorumlanamaz. Tüketicinin malı geri göndermek veya muhafaza etmek gibi bir yükümlülüğü yoktur.
Örneğin internet üzerinden ayakkabı siparişi verdiniz ama size gömlek geldi. Diyelim ki merak ettiniz ve denediniz sonra da ürünü geri gönderdiniz. İlgili firma size bu ürün denenmiş kabul edemem veya bu ürünü diğer sipariş bedeliniz fiyatından düşeceğim gibi bir talebi olamaz. Hatta yanlış gelen gömleği iade etmekle ilgili bir yükümlülüğünüz bile yoktur.
Ayıplı Mal
En çok karşılaştığımız sorunlardan bir tanesi de ayıplı mal kapsamıdır. Ayıplı mal ile ilgili madde de tanım şu şekilde yapılıyor:
# Madde 8 Fıkra 1; Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır.
# Madde 8 Fıkra 2; Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımayan; satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olan; muadili olan malların kullanım amacını karşılamayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar da ayıplı olarak kabul edilir.
# Madde 8 Fıkra 3; bu maddede sözleşmede belirtilen sürede teslim edilmeyen veya satıcı tarafından monte edildiği halde gereği gibi monte edilmemesi, yapılan sözleşmeye aykırı işlem yapıldığı olarak düşünülür ve tüketiciyi korur. Hatta bu madde montajı tüketicinin kılavuza göre yapması ve kılavuzda bahsedilmeyen bir durumdan veya yanlış bildirimden dolayı tüketicinin haklı olduğu dile getirilmektedir.
Diyelim ki halı yıkama özelliği olan bir süpürge makinesi aldık. Ancak halılarımız kirli olmadığı için ancak 3 ay sonra halı yıkama ihtiyacımız doğdu ve yıkama esnasında ürünün bahsedilen gibi olmadığını anladık. Ama ürünü alalı 3ay olmuş. 10. Madde tamda bunu kapsıyor ve şöyle diyor:
# Madde 10 Fıkra 1; Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir.
4077 sayılı kanunda bu süre 30 gün iken 6502 sayılı kanun ile bu süre 6 aya çıkarılmıştır.
# Madde 10 Fıkra 3; bu fıkra da ise ayıplı malın satılmasına dair bilgi verilmektedir. Ürünün üzerinde ayıplı olduğunu belli edecek şekilde bir etiketin olması ve fatura üzerinde de açıkça ayıplı olduğunun belirtilmesi gerektiği ifade edilmektedir.
Ayıplı Mal Karşısında Tüketici Hakları
Peki aldığımız bir ürün ayıplı çıktı bu durumda neler yapabiliriz?
# Madde 11 Fıkra 1; göre
- Ayıplı ürünü iade edebiliriz
- Ürünün ayıp oranında indirim isteyebiliriz
- Aşırı masraf olmayacağı durumlarda, masrafları satıcı tarafından olacak şekilde, onarılmasını isteyebiliriz.
- İmkan dahilinde, ürünün ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteyebiliriz
Eğer ki ücretsiz onarım veya değişim istersek, 30 iş günü içerisinde işlemlerimizin yapılması gerekiyor. Ama konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda bu süre 60 iş gününe çıkıyor.
Aldığımız ürünlerin ayıplı ürün kapsamında olabileceği gibi hizmetlerinde ayıplı hizmet olması durumu söz konusudur. Bu durumda da yine benzer maddeler 6502 sayılı kanun içerisinde tanımlanmıştır.
Cayma Hakkı
Diğer önemli bir konu ise cayma hakkıdır. Cayma hakkı 4077 sayılı kanunda olmayıp 6502 sayılı kanun ile hükme bağlanmıştır. İlgili madde ise:
# Madde 18 Fıkra 1; Tüketici, yedi gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin taksitle satış sözleşmesinden cayma hakkına sahiptir.
Yani taksitli olarak aldığınız bir ürünü 7 gün içinde iade edebilirsiniz. Burada taksitli satışlarda bu hakkın tanımlanıyor olması dikkat edilmesi gereken husustur. Diğer bu husus ise bu işlemin fiziksel olarak gidip bir firmadan ya da dükkandan ürünü almanız şeklinde gerçekleşmesi durumunda geçerlidir. Yani internet alışverişlerinde bu süre geçerli değildir. Ayrıca cayma hakkına dair bildirimin satıcı tarafından bilgilendirilmesi gerekmektedir ve ispat yükümlülüğü satıcıya aittir.
Taksitli alış verişlerimizde bazen taksit sayısını arttırmak istediğimizde, satıcı faiz ve komisyon anlamında ilave ücretler uygulamaktadır. Peki bir şekilde erken ödeme yapma imkanımız doğarsa? Bu durumda ise 6502 sayılı kanunun 20. Maddesine göre önceden ödenen taksitler için faiz veya komisyon var ise, satıcı gerekli indirimin yapılması ile yükümlüdür.
Cayma hakkı tüketici kredilerinde yine karşımıza çıkıyor. 6502 sayılı kanunun 24. Maddesinde, tüketici kredisinden 14 günlük süre içinde herhangi bir gerekçe göstermeden vazgeçilebileceğini söylüyor.
Bankalardan kredi çekiyoruz değil mi? Kredi çekerken de sigorta yapıyorlar mutlaka. Kanun da bu kapsamda şöyle diyor:
# Madde 29 Fıkra 1; Tüketicinin yazılı veya kalıcı veri saklayıcısı aracılığıyla açık talebi olmaksızın kredi ile ilgili sigorta yaptırılamaz. Tüketicinin sigorta yaptırmak istemesi hâlinde, istediği sigorta şirketinden sağladığı teminat, kredi veren tarafından kabul edilmek zorundadır. Bu sigortanın kredi konusuyla, meblağ sigortalarında kalan borç tutarıyla ve vadesiyle uyumlu olması gerekir.
Benzer hükümler konut kredisi ve ön ödemeli konut satışları hakkında da dile getirilmiştir. Ayrıca ön ödemeli konut satışlarının geçerli sayılabilmesi için gerekli koşullar yine 6502 sayılı kanun içeriğinde belirtilmiştir. Konut kredileri ve ön ödemeli konut satışları hakkında detaylı olarak maddelere resmi gazete üzerinden bakabilirsiniz.
Mesafeli Sözleşmeler
Şimdi gelelim internet alışverişinde tüketici haklarına. İnternet üzerinden alışverişler mesafeli sözleşmeler kapsamına dahildir. Ayrıca telefonla, faks ile yapılan satışlarda bu kapsamda değerlendirilir. 6502 sayılı kanunda bunu şu şekilde açıklıyor:
# Madde 48 Fıkra 1; Mesafeli sözleşme, satıcı veya sağlayıcı ile tüketicinin eş zamanlı fiziksel varlığı olmaksızın, mal veya hizmetlerin uzaktan pazarlanmasına yönelik olarak oluşturulmuş bir sistem çerçevesinde, taraflar arasında sözleşmenin kurulduğu ana kadar ve kurulduğu an da dâhil olmak üzere uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle kurulan sözleşmelerdir.
Mesafeli sözleşme kapsamında aldığımız ürünlerde cayma hakkı süresi 14 gündür. Yani internet üzerinden aldığımız bir ürünü herhangi bir gerekçe göstermeksizin 14 gün içinde iade edebiliriz. Bir başka deyişle ayıpsız malın iadesi tüketici hakları kapsamında 14 gündür.
Tur şirketleri üzerinden herhangi bir tur paketi almanız durumunda karşılaşacağınız sorunlarla ilgili 6502 sayılı kanunun 51.maddesine bakmalısınız. Eğer aldığınız tur paketinde sözleşmede yer alan bir eksiklik ortaya çıkmış ise bunun bedelinin düşümünü isteyebilirsiniz. Yine tur paketinde yer alan ve önemli bir yükümlülük diyebileceğiniz bir eksiklik olması durumunda, paranızın iadesini alabilirsiniz. Ancak kullanmış olduğunuz bir hizmet varsa onun karşılığını hizmetten yararlandığınız oranda ödemeniz gerekecektir.
Alışveriş için gittiğiniz mağazada bir pantolonu çok beğendiniz ve üzerindeki fiyat etiketi de gayet uygun geldi diyelim. Kasada ödeme işlemi esnasında ürünün asıl fiyatının daha pahalı olduğunu öğrendiğinizde ürünü almaktan vazgeçmeyin. Çünkü ilgili madde şöyle diyor:
# Madde 54 Fıkra 2; Etiket, tarife ve fiyat listelerinde belirtilen fiyat ile kasa fiyatı arasında fark olması durumunda tüketici lehine olan fiyat uygulanır.
Ayrıca indirimli olarak satıldığı iddia edilen ürünler üzerinde, indirimli satış fiyatı, indirimden önceki fiyatı gösterilmesi zorunludur.
Hepimizin tüketici olarak kullandığı bir ürün mutlaka bozulmuştur ve “tüketici kaynaklı arıza” cevabı ile karşı karşıya kalmışızdır. Ancak bu hüküm 4077 sayılı kanunda yer alırken yeni yayınlanan 6502 sayılı kanunda hükümler arasından kaldırılmıştır.
6502 sayılı kanun bilinçli tüketici oluşması içinde adımlar atmış ve yayın organlarında belirli süreler çerçevesinde, bilinçlendirme yayınlarının yapılmasını zorunlu kılmıştır.
Tüketici Hakem Heyeti
Tüketici Hakem Heyeti kavramı da 6502 sayılı kanun ile ortaya çıkmıştır. Daha önce bu heyetin adı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti olarak kullanılmaktaydı. Bu konuda ilgili madde şöyle diyor:
# Madde 66 Fıkra 1; Bakanlık, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara çözüm bulmak amacıyla il merkezlerinde ve yeterlilik şartları yönetmelikle belirlenen ilçe merkezlerinde en az bir tüketici hakem heyeti oluşturmakla görevlidir.
Tüketici hakem heyetinin kimlerden oluşması gerektiği konusunda detaylı bilgi, ilgili maddenin diğer fıkralarında dile getirilmiştir. Bu konuda birden farklı kurum ve kuruluştan katılımcıların olması gerekmektedir.
Tüketici hakem heyetine başvuru ve ilgili süreçler için tüketici hakları şikayet başlıklı yazıma bakabilirsiniz. Ayrıca E-Devlet üzerinden tüketici hakem heyeti işlemlerinizi online yapabilirsiniz.
Elimden geldiğince tüketici haklarının korunması hakkında kanun maddelerinden en çok dikkatimi çekenleri dile getirmeye çalıştım. Umarım başarılı olmuşumdur.